Öğretmenler Günü Törenlerle Kutlandı.
Milli Eğitim Müdürü Salih Mehmet Engin, “Baş döndürücü bir gelişimin olduğu bir çağda yaşıyoruz. Bu değişim doğal olarak eğitim ve eğitim ile ilgili unsurları da etkilemektedir. Eğitim artık durağan bir süreç olmaktan çıkmış, sürekli sorgulanması gereken
Bu içerik 27 Kasım 2017 09:48 tarihinde eklendi ve 2.512 kez okundu
En büyük Öğretmen Mustafa Kemal ATATÜRK’ün1928 yılında Millet Mektepleri Başöğretmenliğini kabul buyurdukları tarih olan 24 Kasım “Öğretmenler Günü ”Cuma günü düzenlenen programlarla kutlandı.
İpsala’da ilk tören, saat 15.45’da ilçe Milli Eğitim Müdürü Salih Mehmet Engin tarafından Cumhuriyet meydanındaki Atatürk Anıtı’na çelenk konulması, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı.
TÖRENLERE BELEDİYE DÜĞÜN SALONUNDA DEVAM EDİLDİ.
24 Kasım Öğretmenler günü kutlaması, İpsala Belediye Düğün Salonunda saat 16.00’da saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile devam edildi.
Günün anlam ve önemini belirten konuşma Milli Eğitim Müdürü Salih Mehmet Engin, tarafından yapıldı.
ENGİN,“BAŞ DÖNDÜRÜCÜ BİR ÇAĞDA YAŞIYORUZ”
Milli Eğitim Müdürü Salih Mehmet Engin, yaptığı konuşmada dikkat çekici mesajlar verdi.
Engin, konuşmasında,” Öğretmenin toplumdaki yerini ve önemini belirtmek, saygınlığını artırmak, öğretmenler arasında sevgi, saygı ve dayanışma bağlarını kuvvetlendirmek, emekli öğretmenleri saygı ile anmak ve mesleğe yeni başlayan öğretmenlerde mesleklerinin yüceliği bilinci uyandırmak amacıyla, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün millet mektepleri Başöğretmenliğini kabul ettiği 24 Kasım günü, 1981 yılından bu yana Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır.
Baş döndürücü bir gelişimin olduğu bir çağda yaşıyoruz. Bu değişim doğal olarak eğitim ve eğitim ile ilgili unsurları da etkilemektedir. Eğitim artık durağan bir süreç olmaktan çıkmış, sürekli sorgulanması gereken dinamik bir süreç haline gelmiştir. Öğrenciye devamlı bilgi yüklemesi yapılan klasik eğitim anlayışı artık geçerliliğini yitirmiştir. Bu anlayış yerine bireye değişen durumların gerektirdiği bilgi ve becerileri kişisel çaba ile öğrenebilme ve öğrendiklerini yaşamın özel durumlarına uygulayabilme yeteneğinin kazandırıldığı yeni bir eğitim anlayışı gelişmiştir. Öğrenciye öğrenmenin öğretildiği bu eğitim anlayışı beraberinde yeni bir öğretmen modelini de getirmektedir. Yeni öğretmen modelinde öğretmen her zaman sorunun değil çözümün bir parçasıdır. Olmazların, yokların, imkânsızlıkların içerisinde dahi Mustafa Kemaller, Fatihler, Mimar Sinanlar yetiştirmeyi kendisine vazgeçilmez bir hedef olarak görmelidir. Yeni öğretmen modeli aynı zamanda bir Mustafa Kemal modelidir. Yüzyıllardan beri süregelen yanlışlıklar karşısında bile onun gibi dimdik durabilmenin hikâyesidir. Onun dün kara tahta başında başlattığı eğitimdeki yenileşme hareketini bugün bilgisayar ekranı karşısında devam ettirebilme şuurunda olmaktır. Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır sözünü okuduğunda sınıfta bir öğrenciyi değil topyekun bir milleti eğittiğini, bir milletin ruh dünyasına şekil verdiğini bilecek kadar geniş bir vizyon sahibi olmanın ifadesidir.
Öğretmenliğin bir de duygusal yönü vardır ki geçmişten bugüne belki de hiçbir meslekte olamayan bir gönül bağı meselesidir. Bu duygusal meseleyi betimleyecek kelime bulmak hayli güçtür. ”Öğretmen bir mum gibidir” denmiştir hep. Yani aydınlatan ama aydınlattıkça yok olan. Yanılgıdır bu. Evet aydınlatmaktır öğretmen olmak ama aydınlattıkça yok olmak değildir. Aydınlattığınız her beyinde çoğalmak, boğduğunuz her karanlıkta bahar toprağı olmaktır. Bereketli ve doğurgan bir bahar toprağı… Verdiğiniz her bilgi cemre olup düşmüştür zemheri ayazının üstüne ve toprak sıcaktır, su sıcak, hava sıcaktır artık. Dallar meyveye durmuştur gayrı... Nasıl yok olduğunuz söylenebilir? Şimdi varsınızdır asıl. Büyüyen her fidanda, açılan her goncada renginiz, kokunuz vardır çünkü.
Bakın çevrenize, elleri çalışkan, yüreği umuda gebe, ülkesinin geleceğini vicdanı ile hazırlayan birini görürseniz saygıyla selâm durun önünde, çünkü Atatürk’ün baş eğmez bir neferidir o.
Yeryüzünde barışı sağlayacak sihirli değnek analarla öğretmenlerin elindedir. Eğitim demek, vücutta ve ruhtaki güzelliği ve mükemmelliği son mertebesine kadar geliştirmek demektir. Sözlerime fedakârlığın, azmin ve idealistliğin timsali öğretmenlerimizin önemini bize anlatan Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözleriyle son vermek istiyorum; “Ülkemizi gerçek hedefe, gerçek mutluluğa kavuşturmak için iki orduya ihtiyaç vardır: Biri vatanımızı kurtaran asker ordusu, diğeri ulusumuzun geleceğini yoğuran irfan ordusudur” dedi.
Adaylığı kaldırılan Öğretmenlerin yemin etmesinden sonra İpsala Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından hazırlanan program ilgiyle takip edildi.
Emekli Öğretmenlere hizmet belgelerinin verilmesini; yarışmalarda dereceye girenlere ödüllerin verilmesi ile program sona erdi.