Çeltik Üreticisi Gürsel Şimşek, çeltik sezonuyla ilgili değerlendirmelerde bulunurken; üreticinin beklentileri hakkında da, açıklamalarda bulundu.
Çeltik Üreticisi Gürsel Şimşek, çeltik sezonuyla ilgili değerlendirmelerde bulunurken; üreticinin beklentileri hakkında da, açıklamalarda bulundu.
“Yabancı otta, yoğun bir çalışma yapılıyor”
Açıklamasına, “Çeltik tarımı bölgemizde tüm hızıyla devam ediyor.” diyerek, başlayan Şimşek, şunları söyledi: “Üretici, ekim alanlarında yapmış olduğu çeltik üretimini sonuçlandırmak için ilaçlama yapılıyor. Yabancı ot konusunda yoğun bir çalışma yapılıyor. Her yıl olduğu gibi bu yılda mücadele zor geçiyor. Çünkü bölgemiz uzun zamandır mono kültür çeltik tarımı yapılıyor. Bundan ötürü de, çeltik arazilerinde yabancı ot ve kırmızı çeltik popülasyonu çok fazla artmış durumda. Verimli bir sezon geçirmek içinde büyük bir mücadele gerekiyor. Ancak, bu mücadele bazen başarısızlıkla sonuçlanıyor. Çünkü ilaçlar yabancı otlar karşısında etkili olamıyor. Yabancı ot tohumları uzun zaman içerisinde bağışıklık kazandığı için ilaçlamayı çok çabuk atlatabiliyor. Bundan ötürü de, yoğun bir çalışma yürütüyoruz.”
“Yetkililerin en azından bugün yaşanan tehlikeden ders çıkarması gerekiyor”
Gürsel Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü: “İpsala’nın yukarı bölgesinde, su problemi vardı. Ama su sorunu aşıldı. Bölgemiz, son aylarda yoğun bir yağış aldı ve bunun olumlu etkileri oldu. Meriç Nehri’nin debisi çok aşağılara düşmedi. 1 Temmuz-10 Ağustos arasında sulama anlamında çok kritik bir durum var. Yukarı İpsala’yı besleyen Altınyazı ve Sultanköyü barajlarının su seviyesi çok düşük durumda. Meriç Nehri’nin devamlı akması gerekiyor. Hamzadere Sulama Birliği ve Altınyazı Sulama Kooperatifi, Meriç’ten su pompalayarak, sulama yapıyor. Akmama ya da bir kuruma duruma olursa, bölgemiz tehlike yaşayabilir. Tehlike henüz geçmiş değil. Yetkililerin en azından bugün yaşanan tehlikeden ders çıkarması gerekiyor. Barajların dolu olarak, girmesi gerekiyor. Herkes gerekli tedbirini alıyordur.”
“Ekim az olduğu için ürünün az olması bekleniyor”
Çeltikte yapılan mücadelenin ardından iyi bir ürün alınması gerektiğine kayıt düşen Şimşek, “Çeltik ekimi tüm arazilerde yapılıyor. Ancak, Hayrabolu, yukarı İpsala’nın bir bölümü ve Keşan’da ekim az olduğu için ürünün daha az olması bekleniyor. Ürünün değerli olması gerektiğini düşünüyoruz. Ama tarım piyasaları ne yazık ki, üreticinin elinde değil. Devletin müdahale sistemi var ve bu bazen üreticinin canını yakabiliyor.” dedi.
“Sevinç üreticinin kursağında kalıyor”
Açıklamasına, “Buğday üretiminde yaşanan gelişmelere herkes şahit oluyor.” diyerek, devam eden Gürsel Şimşek, şöyle konuştu: “Trakya Bölgesi, yıllara göre; buğdayda çok ciddi bir verim yakaladı. Herkes beklentilerinin çok üzerinde bir tarla hasadı yapıyor. Ancak, bu sevinç üreticinin kursağında kalıyor. Bakanlık tarafından ithal ürünlerinde gümrük verginin düşürülmesi kararı, piyasanın aşağıya çekilmesine neden oldu. Böylece üretici ürününü daha aşağılara satmak zorunda kalınıyor. Üretici yaşanan durumdan olumsuz etkileniyor.”
“Çeltik tarımında, maliyet çok yüksek”
Buğdayda, yaşanan durumun ortada da olduğunu ve çeltik üreticisinin de, bundan çok fazla umutlanmaması gerektiğine dikkat çeken Şimşek, şunları söyledi: “Fiyat konusunda, piyasadan çok fazla bir şey beklemek imkansız. Tarladan verim almak çok daha önemlidir. Çünkü fiyat biraz yükseldiği zaman, müdahale sistemi çerçevesinde, gümrük vergisi aşağılara çekildiğinde büyük bir sıkıntıdır. Çeltik tarımında, maliyet çok yüksektir. Maliyetin yüksek olması nedeniyle, bunu fiyatla karşılayamazsanız, üreticinin de zararı büyük oluyor. Üreticinin desteklemelere ihtiyacı var. Desteklemelerin arttırılacağı dile getiriliyor ancak, üreticiye yansıyan bir şey yok.”
“Beklentimiz; ton başına
2 bin-2 bin 200 lira seviyesindedir”
“Fiyatlar konusunda, beklenti nedir?” şeklindeki soruya cevap veren Gürsel Şimşek, şunları söyledi: “Mazot ve ilaç maliyetleri yüzde 50 artmış durumda. Diğer girdi maliyetlerinde de, belli bir artış söz konusu. Beklentimiz; ton başına 2 bin-2 bin 200 lira seviyesindedir. Bunun altındaki fiyatlar üreticiye hiçbir şey kazandırmaz. Geçen seneki beklentiler, bin 800-bin 850 lira iken; fiyat bin 400-bin 500 lira seviyelerinde satıldı. Üretici bu yıl, geçen yıl ki, beklediği fiyat açıklanırsa, hiçbir şey kazanmadan yine karın tokluğuna işlerine devam etmek zorunda kalır.”
“TMO, zamanında iyi bir fiyat açıklayarak, piyasada alıcı olması gerekiyor”
TMO’nun alım yapıp-yapmaması konusunda değerlendirmelerde bulunan Şimşek, sözlerini şöyle tamamladı: “TMO, zamanında iyi bir fiyat açıklayarak, piyasada alıcı olması gerekiyor. Ayrıca, 1 Eylül itibariyle de, ürünleri alır hale gelmesi gerekiyor. TMO, ağustos ayında fiyat açıklayıp; eylülde alımlara başlamalıdır. Ama TMO beklemeyi tercih ediyor ve bu süre zarfında da, üretici zarar ediyor. TMO’nun son yıllarda doğru karar verdiğine inanmıyorum ve önümüzdeki yılda doğru karar vereceğini düşünmüyor. Yeterli derece de, piyasayı okuyamıyorlar. Biz, TMO’yu hiçbir dönem sezona hazırlıklı girdiğini görmüyoruz.”
(Deniz Çil- Gündemsaros)
trakya+gazetesi ipsala trakyagazetesi trakya+haberleri ipsala+haber ipsala+haberleri ipsala+gazeteleri